Türkiye
Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği’nin Mayıs ayının ikinci haftasında yaptığı
açıklamaya göre 2012 yılı Mart ayı sonu itibari ile toplam prim üretimi % 14,85
artış ile 5.179.408.317 TL olarak gerçekleşti. Bu toplam içinde Hayat dışı
branşların herzamanki gibi yüzdesel ağırlığı Hayat branşına göre çok fazla.
Oransal olarak bakıldığında hayat dışı branşların toplam prim üretimindeki payı
%85. 2012’nin ilk çeyreğinde üretilen toplam 761 Milyon TL hayat priminin 600
milyonu Bankaların üretiminden geliyor. Acenteler ise ilk üç ayda sadece 86
Milyon TL hayat primi üretmiş. Bu değer ise acentelerin toplam 2.8 Milyar TL
lik üretimine orantılanırsa % 3 lük bir rakama işaret ediyor.
Hayat
sigortası branşında uzun yıllar çalışmış biri olarak hayat ürünlerinin
hakettiği değeri hala bulamamış olmasının üzüntüsünü yaşıyorum. Diğer
branşlardan daha karlı olan, hasar primi çok düşük olan, satıcıya daha çok
kazandıran, müşteri için oldukça ekonomik koşullarda sunulan bu ürünler neden
talep görmüyor diye düşünmeden edemiyorum. Diğer taraftan bu talebin doğal
tüketici davranışından doğmayacağı da açık. Yani bu durumda satış kanallarının
önermesi ve satışı özendirmesi gerekiyor. Aile kavramına çok değer veren
halkımıza yaşamsal risklerin getireceği kayıpların geride kalanlar üzerinde
yaratacağı etkileri daha iyi anlatmak bir başlangıç noktası olabilir. Ama
herşeyden önce teminat ihtiyaçlarını anlamak, sunulan ürünlerin sigortalılara
getireceği faydaları iyi aktarmak gerekiyor. Sektörümüzde çok çeşitli hayat
ürünleri olmakla birlikte genel olarak hayat ürünlerinin kapsama alanlarını
hatırlamakta fayda var
- Beklenmedik bir vefat durumunda ailenize bırakabileceğiniz maddi bir varlık niteliği taşır.
- Herhangi bir sakatlık/maluliyet durumunda hayat standatınızı aynı şekilde devam ettirmenizi sağlar.
- Poliçe kapsamında bulunuyorsa kaza sonucunda ortaya çıkan yüksek tutarlı tedavi giderlerinizin ödenmesini düşük primlerle garanti altına alır.
- Beklenmedik bir anda kanser gibi kritik bir hastalığa yakalanılması durumunda finansal destek sağlar.
- Eğitim teminatları içeriyorsa eğitimini devam ettirmekte olan çocuklarınız için okul hayatlarının yarım kalmamasını sağlar.
- Tüm bunlara ek olarak ödenen primler tıplı bireysel emeklilikte olduğu gibi yürürlükteki vergi kanunlarına göre belirli miktara kadar gelir vergisi matrahından düşülebilir. Böylelikle yapılan sigortanın maliyeti düşer ve küçük primlerle teminat altın olmanın huzurunu yaşarsınız.
Devrim Ersöz-İstanbul 2012